7155 sayılı kanunla 01.01.2019 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere ticari davalarda arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir.
Bu düzenleme uyarınca;
Konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Bu kapsamda arabulucuya yapılan başvurular altı en geç sekiz hafta içinde sonuçlandırılacaktır. (TTK m.5/A)
Arabulucuya başvurulmadan dava açılması durumunda dava, dava şartı yokluğundan reddedilecektir. Arabuluculuk başvurusunun olumsuz olarak sonuçlandığını gösterir belgenin aslı yahut onaylı örneği sunulmadan dava açılması durumunda ise davacıya ilgili belgeyi sunmak üzere bir haftalık kesin süre verilir. Davacı bu süre içerisinde söz konusu belgeyi dosyaya sunmazsa dava usulden reddedilir. (6235 SK m.18/A/2)
Arabuluculuk başvurusu uyuşmazlık konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yerde yapılacaktır. (6235 SK m.18/A/4)
Arabuluculuk görüşmelerine geçerli bir mazereti olmaksızın katılmayan taraf dava sonunda haklı bulunsa dahi yargılama giderleri kendisine yüklenecek ve bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmeyecektir. Taraflardan ikisi de arabuluculuk görüşmelerine geçerli mazeretleri olmaksızın katılmazsa taraflar yaptıkları yargılama giderlerini karşı taraftan talep edemeyeceklerdir. (6235 SK m.18/A/11)
Tarafların ticari alacakları için arabulucuya başvurmadan evvel ihtiyati haciz yahut ihtiyati tedbir kararı almaları pek tabii mümkündür. İhtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarının alınmasından sonra işleyen dava açma süreleri arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlenmesine kadarki süreçte işlemez. (6235 SK m.18/A/16)
Tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurma zorunluluğunun olduğu durumlarda yahut tahkim sözleşmesinin bulunduğu hâllerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanmaz. (6235 SK m.18/A/18)
Takip Yolu Bakımından Durum
Alacaklı takip yoluyla alacağını tahsil etmek isterse arabulucuya başvurmasına gerek yoktur. Başlatılan takip borçlunun itirazı üzerine durabilir. Bu durumda takibin devamını sağlamak için alacaklı itirazın kaldırılması yahut itirazın iptali davası yollarından birini seçecektir.
İtirazın kaldırılması bir dava olmayıp icra hukukuna özgü bir başvuru yolu olduğu için itirazın kaldırılması talebi bakımından arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak itirazın iptali davası açmak için arabulucuya başvurmuş olmak şarttır. [1]
[1] OCAK, S., OĞUZ, Ö. ve diğerleri (2017). İş Hukukunda Arabuluculuk Uzmanlık Eğitimi Kaynak Kitabı. http://www.adb.adalet.gov.tr/ishukukundauzmanlikegitim.pdf (erişim tarihi: 23.12.2018).